{ "title": "Zona Hastalığı Nedir", "image": "https://www.zonahastaligi.gen.tr/images/zona-hastaligi-nedir.jpg", "date": "20.01.2024 12:44:26", "author": "evin esen", "article": [ { "article": "
Zona Rahatsızlığı Nedir, Zona rahatsızlığı ağrıya yol açan, ciltte kabartı, kaşıntı ve döküntülere yol açan bir cilt hastalığıdır. Halk aralarında ise 'gece yanığı' olarak bilinir. Zonada belli bir bölgeyi etkileyen döküntüler, beraber kemer veya bant durumunda bir görüntü oluşturan, ilk önce su toplayıp sonrasında kabuk tutan kabarcıklar şeklindedir. Su çiçeğine yol açan varisella zoster isimli aynı virüs zona hastalığına da neden olur. Bu virüs bir kez vücutta yer ettikten sonra vücudun bağışıklık sisteminin zayıflamasını bekler ve imkân bulduğunda harekete geçerek zona hastalığının ortaya çıkmasına neden olur. Depresyon, stres, yaşlılık ve farklı hastalıklar vücudun zayıf düşme sebepleri aralarında sayılabilir. Zonaya neden olan virüs sinir köklerine yerleşebilen bir virüs olduğundan, zona ağrıları da oldukça kuvvetli olabilmektedir. Sırt, göğüs, karın, kalça, kol, bacak, boyun, baş ve yüz bölgeleri zona hastalığının etkilediği bölgelerdir. Zona şikâyeti bu bölgeler aralarında en fazla göğüs ve başta görülür.

Zona Neden Olur?

Bir kişi su çiçeği rahatsızlığı geçirdiyse, yukarıda sözünü ettiğimiz virüs bedendeki birtakım sinirlere yerleşmiş demektir. Su çiçeğine ve sonrasında zonaya yol açan bu virüs vücutta herhangi bir meseleye yol açmadan yıllarca beklemede kalabilir. Su çiçeğinin sonrasında uzun yıllar sonra virüsün sinirlerde tekrar etkin duruma gelmesiyle zona belirir. Virüsün neden ansızın bire harekete geçtiği ve zonaya neden olduğu tam anlamıyla açıklanmış değildir. Fakat bağışıklık sisteminin zayıfladığı bir dönemi seçtiği bilinmektedir. Anında her yaş grubunda zona rahatsızlığı görülebilir fakat 50 yaş üzerindeki kişilerde risk daha yüksektir. Bu vaziyet yaşlılıkta vücudun bağışıklık sisteminin zayıflaması ile açıklanabilir. Bir yaşından önce su çiçeği geçirenler ve bir rahatsızlık veya kullanılan ilaçlar sebebiyle bağışıklık sistemi zayıf olanlar da yine zona hastalığına daha yatkın onay edilir.

Zonaya yol açan veya tetikleyen sebepleri sıralayacak olursak:
Zona Tekrarlar mı?

Bağışıklık sistemi ne kadar zayıf düşerse virüs de harekete geçecek diye bir kural yoktur. Ayrıca her su çiçeği geçiren kişide de zona görülmez. Çoğu hastalarda, su çiçeği sonrasında hayat boyu zona durumunda yalnızca tek bir atak görülür. Zona tekrarlamayan bir rahatsızlık olarak onay edilir fakat kimi zaman de olsa hastalığın bir daha tekrar ortaya çıktığı hastalar da vardır. Zonanın hala kesin bir tedavi yöntemi geliştirilmedi. Rahatsızlık başladıktan sonra belirtilerin hafif atlatılmasına yönelik tedaviler yapılır. Zona yaralarına temas eden kişiye bu rahatsızlık zona olarak değil, su çiçeği olarak bulaşabilir. Zona belli bir bölgede ağrı, karıncalanma hissi, yanma ve kaşıntı benzeri belirtilerle belirir. Öncesinde baş ağrısı, halsizlik, ateşsiz grip bulguları, ışığa karşı hassaslık görülebilir. Yanma ve ağrı çok olabilmektedir ve ciltte henüz herhangi bir döküntü veya kabartı yokken ortaya çıkabilirler. Çoğu kez sırt ve göğüs kısmında görülen ağrılar çoğu kez başka rahatsızlıklardan şüphelenmeye yol açar. Ciltteki içi su dolu kabartılar ise kabuklu yaraya dönüşür. Zona virüsü sinirleri etkilediğinden şayet hastalığa müdahale edilmezse işitme kaybı, görme kaybı, yüz felci, kasların oynatılamaması, enfeksiyon benzeri daha ciddi bulgular de ortaya çıkabilir. Nadir de olsa zona baş bölgesini, yüzü ve gözleri etkileyebilir. Bilhassa gözü etkileyen zonada anında tedaviye başlanmalıdır. Akciğer, beyin veya sindirim sistemindeki iç organlar da zonadan etkilenebilir.

Zona Tedavisi Nasıl Yapılır?

Zonanın tedavisinde virüsle savaşacak bir ilaç kullanılması gerekir. Bu ilaç ağrıyı azaltır, rahatsızlık müddetini kısaltır ve ileri aşamadaki problemlerin ortaya çıkmasını engeller. Yanma ve ağrı hissedilmesinin sonrasında 3 zaman içinde ilaca başlanması gerekir. Ciltte kabartılar ortaya çıkmadan tedaviye başlanması çok iyisidir. Zona hastalığında erken teşhis ve tedavi çok mühimdir. Bunun sebebi, zonanın sinirleri etkileyen bir rahatsızlık olmasıdır. Şayet tedavide gecikilirse zona ağrılarının döküntü ve yaraların iyileşmesinden sonra bile, uzun zaman devam etmesi riski doğar. Vücut zayıf düşmüş olduğundan, dinlenme zona tedavisinde önemli bir yer tutar. Ayrıca yaraların iyileşme döneminde düzenli şekilde pansuman yapılmalı ve yeni bir enfeksiyon oluşmamasına itina gösterilmelidir.
" } ] }